T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
ERZURUM / YAKUTİYE - Erzurum Lisesi

Hatıralar

HATIRALAR

Lise öğrenim yıllarına ait hatıralar, insanın ileriki yaşamında çok îr.emli yer tutar. Öğrenci, kendisi bile o davranışı niye yaptığını bazen bilemez.

 

 

 

 Erzurum Lisesi 1967 Mezunları 40. Yıl Toplantısında TV de

 

♦Erzurum Lisesi yatılı öğrencilerinden Celal; gözüpek, cesaretli, ırrkusuz, gözünü budaktan esirgemeyen, lider tipli bir öğrenci imiş. Celalle .zili hatıralar çok, fakat hele bir tanesi var ki büyük cesaret işi. Sınıfın izılı notlan iyi değildir, o da büyük bir cesaret göstererek, bir yolunu ruiup, yazılı kağıtlarına ulaşır ve yazılı notlarını değiştirir. Dönem ırkadaşlarımn tespitine göre, ileriki yılların lider adaylarından biridir. Meşhur öğrenci olayları döneminde, İstanbul’da gençlik lideri, şimdi ise, ..kesine mecliste İstanbul milletvekili olarak hizmet eden Celal ADAN.

♦Ahmet TEKDAL; Dönem arkadaşlarının deyimi ile halim selim, iikin, fakat filozof yapılı bir kişiliğe sahip mezunumuz, bir dönem siyasi rırti kumcu başkanlığı da yaptı.

♦Cemalettin KAPLAN; Erzurum Lisesi’ni dışarıdan bitirdiği için ırkadaşları onu daha çok imtihan salonlarından tanıyor, imtihan aralarında : evresine topladığı arkadaşlarına dini nutuklar verdiği sık sık anlatılır.

♦Ünlü bir profesör, öğrencilik yıllarından çok başarılı olan : Irsncilerin, ileriki yıllarda genelde çok parlak kariyerler çizemediklerini -´¿kat, vasat derecedeki öğrencilerin sosyal yaşamda etkin yerlere leiebildiklerini ifade etmektedir. Erzurum Lisesinde sınıf tekrarı yapan, ~: tları pek parlak olmayan bu öğrenci, ileride Milli Eğitim Bakanlığı’nm en _zun süreli müsteşarlığını yapmış, şimdi ise, Yüksek Öğretim Kurulu Bışkan Vekili, Bener CORDAN’dan başkası değildir.

♦Muziplikleri, ile bilinen dönem arkadaşlarına ve lisesine gönülden :ığlı ve dönem arkadaşları ile irtibatını hiç kesmeyen Atatürk _ -iversitesi’nin şimdiki rektörü Prof. Dr. Yaşar SÜTBEYAZ.

♦Türk tarihine, bilhassa belge tarihine vakıf, devamlı araştıran j::eleyen, Kars ve Erzurum bölgesindeki Türk tarihine yön veren, çokları •-irafından bilinmeyen veya unutulmaya yüz tutan şahsiyetleri ve coğrafi erleri beynimize nakşeden, Prof. Dr. Fahrettin KIRZIOĞLU ki; Bu iihsiyet Erzurum Lisesi’nin de tarihine vakıf bir deryadır.

♦Okulun ünlü müdürlerinden Raif AKBULUT’un bıktığı nadir imrentilerinden biri olan Fazlı Bey, uzun saçları kesilince, onları yapışkan e yapıştırarak tekrar sınıfa girip, Raif Beyi şaşırtmıştır. Şimdilerde okul -/ü dür lüğü yapan bu zat Erzurum Lisesi Mezunu Fazlı ALPEREN DERTLİ)’dir.

♦Kendi kendine kayıt için tavassutta bulunan, fakat bu isteği Necip TADIRCI tarafından reddedilen mezunumuz yılmamış, talebini günlerce :ekrar ederek hedefine nail olmuş Erzurum Lisesi’ni bitirmiş ve bu okulda kimya öğretmeni olarak görev yapmaya başlamış. Bu mezunumuz ise. Erzurum Lisesi Kimya öğretmeni Metin BAKIR’dan başkası değildir.

♦Erzurum Lisesi müdürü Necip ÇADIRCI, hemşerilik bağ: dolayısıyla bu öğrencinin aynı zamanda velisidir. Fakat bu öğrencinin devamsızlığı artınca devamsızlık tezkerelerini okul müdürüne imzalatması imkansızlaşır ve bulduğu dahiyane formülle velisini değiştirir. Bu durum Necip ÇADIRCI tarafından öğrenilince ne yapacağını şaşırır. Bu kişi ise şimdi büyük bir lisemizin müdürlüğünü yapan Osman AKTOPRAK’tır.

4»Yine yatılı olarak okurken çarşafları birbirine bağlayıp, aşağı inme, yatakhane yanındaki ağaçlardan kayarak bahçeye çıkma ve yemekhane dış kapısını çaktırmadan açık bırakarak dışarı çıkmayı ve yatakların boş olduğunun anlaşılmaması için, yastığın yatağa uzunca koyulması ve üzerine yorganın örtülmesi gibi, dahiyane kaçma planlan hazırlayan mezunumuz ise, Erzurum Lisesi Tarih öğretmeni Baki YİĞİT olmuştur.

♦Bursa eski Vali Yardımcısı ve Erzurum Lisesi 1946 yılı mezunu Karslı Bayram ÖZEN’in anısı; yıl 1943. Muş Ortaokulu’nu birinci olarak bitirerek Erzurum Lisesi’ne geldim, Milli Eğitim Bakanı Haşan Ali YÜCEL’in dönemi. Ülkemizdeki ortaokul ve liseleri birinci olarak bitiren öğrencilerin bir albümde topluca kimlik bilgileri ve fotoğrafı bulunur ve albüm okullara gönderilirdi. Muş Ortaokulu’nu birinci bitirdiğim için, içinde fotoğrafımın bulunduğu albüm ile birlikte M.Kemal Atatürk’ün Nutuk’u hediye olarak verilmişti. Muş Ortaokulu birinciliği, Bayram ÖZEN’i işlediği kabahatten dolayı Erzurum Lisesi müdürü Reşat ÖZBAYOĞLU tarafından cezalandırılmaktan kurtarmıştı.

♦Bayram ÖZEN’in bir anısı: Okul müdürü Ali YALKIN bayrak merasiminde öğrencilere sorar; Benim adımı ve soyadımı bilenler parmak kaldırsın. Herkesin parmağı kalkar. Burada duran hademelerin tamamının adım bilenler parmak kaldırsın. Bir iki parmak kalkar. Bunun üzerine Erzurum Lisesi müdürü Ali YALKIN, öğrencilere ; ‘Belki de ben, haysiyet noktasında o hademelerden geriyim, ama benim kıyafetimi davranışlarını hep izler örnek almaya çalışırsınız. İnsanları tanımaya çalışınız, onlara değer veriniz, mevki makam noktasında insanları değerlendirmeyiniz, tüm insanlar halikında olumlu düşününüz ’ diye nasihatlerde bulunur.

♦1972 yılı mezunu Prof. Dr. İsmet KIRPINAR’m anlatımına göre; dönem arkadaşlarından AdıyamanTı Celal KÜRKOĞLU, Erzurum Lisesi’nde öğrenci iken sık sık ‘Adıyaman’lılar parti genel sekreteri olur’ der, Kamil KIRIKOGLU’da evet genel sekreter olacağım derdi. Nitekim milletvekili ve akabinde de parti genel sekreteri oldu.

 

♦Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkan vekili ve M.E.B.eski Müsteşarı Bener ÇORDAN, 31 Mayıs 2002 tarihinde, yanında lise arkadaşı Uğur ORAL varken Erzurum lisesinde ki bir hatırasını şöyle anlattı; Lise arkadaşım Uğur ORAL, çok başarılı bir öğrenci idi. Notlan hep 10 idi. Yalnızca bir defa ve bir dersten 9 aldı.O da Beden Eğitimi Dersi idi. 1959 yılında Erzurum Lisesi’nden ayrıldık. Prof. Dr. Uğur ORAL bugün Mersin Üniversitesi rektörü ve yine çok başarılı.

 

♦Ünlü haber spikeri Gülgün FEYMAN, dönem arkadaşlarının anlatımına göre, akıcı Türkçe’si ile sanki ta o zamandan şimdiki konumunu hazırlamıştı .

♦   1972 yılı mezunu, M.Kenan Gül (Hakim) anlatıyor: Şükrü Hocamız’a karşı, derste sınıfça kabahat işledik. Bu kabahatimize tarih öğretmenimiz Ergun Bey çok kızmış, tarih dersine gelir gelmez ‘hepinizi sıra ile sözlü yapacağım’ demişti. Ben listede ikinci sırada idim. Listede birinci sırada olan arkadaşımıza ‘Yavuz Sultan Selim deniz seferi yapmış mıdır ?’diye sordu. Arkadaşımız bir müddet düşündükten sonra ‘yapmıştır hocam’ dedi. Hocamız ‘otur sıfır’ dedi. Sıra bana geldi. Bana da aynı soruyu sordu, ben tereddütsüz ‘yapmamıştır hocam’ dedim. Bana da ‘otur sıfır’ dedi. Sıra muzip bir arkadaşımıza geldi. Aynı soruyu ona da sordu. O da ‘hem yapmıştır, hem yapmamıştır’ dedi. Hocamız ‘o zaman anlat’ dedi. Arkadaşımız ‘bilmiyorum’ diyince, ona da ‘Otur sıfır’ dedi. Biz teneffüste hemen diğer tarih hocamız, Yurdanur (KEMERCİOGLU) hanıma koştuk. Hocamızın sorusunu sorduk Hocamız da ‘Yavuz Sultan Selim, deniz seferi hem yapmıştır, hem yapmamıştır. Çünkü deniz seferine çıktığında, rahatsızlanmış ve Gelibolu açıklarından geri dönmüştür.’ dedi.

♦Erzurum Lisesi öğrencisi Suat IŞIKLI’nın başından geçen olay; geometri öğretmeni bir öğrenciyi sözlü için tahtaya kaldırır ve bir çember üzerine teyet çizmesini ister. Öğrenci sorunun cevabını bilemez. Arkadaşları yardımcı olmak isterler. Erzurum şivesi ile ‘bir gındıllik çiz, üzerine bir hatıl at, hatılin gindilliğe değdiği nokta teyettir’ diye arkadaşlarına cevabı söylerler. Öğretmen, Erzurumlu olmadığı için verilen kopyayı anlayamamıştır. Ve öğretmen, o soru için öğrenciye tam not verir.

♦Lakabı, Bay Yılmaz olan Erzurum Lisesi mezunu, Dr. Yılmaz BAY’m anlatımı; Erkek Sanat Enstitüsü öğrencileri ile Erzurum Lisesi öğrencileri kavgaya tutuşurlar ve bizim lisenin öğrencileri dökülür. Bunu duyan müdürümüz Raif AKBULUT, koşarak öğrencilerin yanında yer alır. Bunun üzerine arkadaşlarımız şu şiiri yazar:

Müdürümüz Raif Dadaş,

Şimşir kafa, kel ayna baş,

Baş baş baş her şeyde baş,

Derste baş, döğüşte baş,

Herşeyde baş.

Kimyacımız Ziya Yavuz,

Derki Allah’tır yolumuz,

Matematikçi Zeki Cömert Yoktur ondan daha mert,

Edebiyatçı Nurgül Hanım,

Adım atar yarım yarım.

Tey, tey, tey, tey, tey

♦Erzurum lisesi mezunu Vahit KILINBOZ (Genel Müdür) öğrencili*: yıllarında, tabir yerinde ise, haşarılığı ile temayüz etmiştir. Fakat lisesine bağlılığı her türlü takdirin üstündedir.

♦Prof. Dr. Abdulvahap YAĞANOGLU, mezunu olduğu lisesi gönül bağını hiç kesmemiştir. Ayranaşı tertip komitesinin değişmez üyesidir.

♦Prof. Dr. İsmet KIRPINAR’ın anlatımı: 1960’lı yılların sonu Erzurum Lisesi’nde yatılı okuyoruz. Sinemaya gittik. 21.15’de pansiyoncu olmamız lazım. 5-10 dakika geciktik. Bekçi Zeki Amca bizleri içeri almad: Uzun boylu arkadaşlarımız, pansiyon binası önündeki bayrak direğine tırmanarak pansiyona girdi. Ben ve iki arkadaşım ise, o zamanlar ufak tefek olduğumuz için tırmanarak pansiyona giremedik. Bunun üzerine, istasyonz inerek bekleme salonundaki tahta banklarda yattık. Sabah saat dörtte okul: geldik. Aşçılar geldiği için yemekhane arka kapısı açıktı. Oradan gizlice içeri girerek, yatakhaneye gittik. Üşümenin ve yorgunluğun etkisi ile 9C kişilik koğuş bizlere sıcacık gelmişti. Hemen yattık.

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 27.03.2013 - Güncelleme: 08.12.2018 01:47 - Görüntülenme: 7884
  Beğen | 11  kişi beğendi